Engin Aksoy: Daha çok yatırım yapmak istiyoruz

VODAFONE Türkiye olarak son 15 yılda Türkiye ekonomisine sağladıkları doğrudan, dolaylı ve tetiklenen Gayri Safi Yurtiçi Hasıla katkısının reel değerinin 334 milyar TL’ye ulaştığını belirten Aksoy, toplam yatırımlarının reel değerinin ise 63 milyar TL olarak gerçekleştiğini söyledi. Vodafone Türkiye’nin 15. yıl dönümü vesilesiyle hazırlanan ‘Ekonomik Etki Analizi’ ile ilgili olarak bilgiler paylaşan Aksoy, Türkiye’nin en büyük uluslararası doğrudan yatırımlarından biri olarak ekonomiye katkılarını arttırarak sürdüreceklerini söyledi.

58 BİN KİŞİLİK İSTİHDAM

Türkiye pazarına duydukları güven ve pazarın kendileri için önemine işaret eden Aksoy, Bugün 24 milyona ulaşan mobil müşteri sayısıyla Türkiye’nin ikinci büyük mobil iletişim şirketi olduklarının altını çizdi. Aksoy, şunları söyledi: “Ekonomik etki analizi ile Vodafone faaliyetleri sonucu Gayri Safi Yurtiçi Hasıla’ya etkilerimizi inceledik. Bu inceleme temel olarak ekonomik bir faaliyet sonucu ekonomi genelinde oluşan katma değerin hesaplanması yöntemine dayanıyor. Yapılan analiz, Vodafone’un son 15 yılda ekonomiye doğrudan 152 milyar TL’lik etkisi olduğunu, ekosistemimizle birlikte oluşan çarpan etkileriyle bu rakamın 334 milyar TL’ye ulaştığını ortaya koyuyor. 2020-2021 mali yılında ise Vodafone’un doğrudan etkisi 10.6 milyar TL. Tedarikçiler, çağrı merkezleri ve bayiler üzerinden ortaya çıkan dolaylı etki ise 8.6 milyar TL düzeyinde hesaplandı. Ayrıca, yurtiçinde yeniden harcama yapılarak ortaya çıkan tetiklenen ekonomik değer 8.8 milyar TL düzeyinde.” Vodafone Türkiye’nin 2020-21 mali yılında, toplam 58 bin kişilik doğrudan ve dolaylı istihdam oluşturduğunu bildiren Aksoy, tetiklenen etki ile bu sayının 127 bini bulduğunu söyledi. Aksoy, Vodafone Holding bünyesinde sağlanan her 1 kişilik istihdamın, Türkiye ekonomisinde 41 kişilik istihdamı tetiklediğini belirterek, Vodafone sayesinde oluşan istihdamın Edirne, Bolu, Yalova, Ağrı, Rize, Malatya, Trabzon gibi 45 ilin sigortalı sayısından daha fazla olduğuna dikkati çekti.

‘GELİN BİRLİKTE YAPALIM’

Vodafone’un davetlisi olarak gittiğimiz İzmir’de gazetecilerin sorularını da yanıtlayan Aksoy, operatörler arasında yaşanan fiber paylaşım konusunda da değerlendirmelerde bulundu. Aksoy, “Fiberde bizim mücadelemiz, düzenlemelerle ilgili. Yapılan düzenlemelerde, fiber kazı iznimiz tamamen elimizden alındı. Ortak altyapı şirketi kurulması konusunda Cumhurbaşkanımızın bir çağrısı oldu, bakanlığın bunu destekleyen görüşleri oldu. Biz Vodafone olarak Varlık Fonu kapsamında bu şirketin kurulmasını da, başka bir alternatif şirketin hayata geçirilmesini de, üç operatörün ortak kurmasını da destekliyoruz. Biz yatırım yapmak, her yere fiber götürmek istiyoruz. Bu alanda önemli bir olumlu siyasi irade var” yanıtını verdi. Sadece avantajlı bölgelerde fiber izni istedikleri yönündeki eleştirileri de yanıtlayan Aksoy, “Böyle bir şey yok, örneğin geçen hafta Afyon’daydım. Orada fiber yok. Şimdi diğer operatörlere çağrıda bulunuyorum, hadi gelin birlikte Afyon’a fiber yapalım. Diğer iki operatör de onay versin, Afyon’daki her haneye beraber fiber götürelim. Fiber sorunu çözülürse daha fazla yatırım yapabiliriz. Biz Türkiye’ye daha fazla yatırım yapmak istiyoruz” çağrısında bulundu.

VODAFONE Türkiye İcra Kurulu Başkan Yardımcısı Hasan Süel HASAN Süel de, şirketin sosyal faaliyetlerinde önemli rol oynayan Türkiye Vodafone Vakfı’nın son 14 yılda reel değeri 104.3 milyon TL olan 16 projeye destek olduğunu belirterek, bu projelerle, 1.1 milyonu çocuk ve genç olmak üzere toplam 4.2 milyon kişiye ulaşıldığını bildirdi. Diğer yandan, Vodafone’un pandemiyle mücadele kapsamında bireysel müşterileri, bayi çalışanları ve kurumsal müşterileri kapsayan destek paketlerinin toplam değerinin 114.7 milyon TL olduğunu dile getiren Süel, şu bilgileri verdi: “Bu tutar, pandemi sürecinde sağlık çalışanlarına, aile hekimlerine, Sağlık Bakanlığı saha personeline, öğrencilere, bakımevlerine farklı miktarlarda sağlanan internet paketleri, hediye dakikalar ve indirimlerin yanı sıra yardım kampanyalarına katılım ve hastanelere solunum cihazı desteğini içeriyor.”

YERLİ VE MİLLİ ÜRETİME DESTEK

YERLİ ve milli üretimin desteklenmesini öncelikleri arasında gördüklerini ifade eden Engin Aksoy, “Son 5 yılda 553 milyon TL’lik alımı yerli belgeli ürünlerden sağladık. Bugüne kadar ULAK kapsamında 24.5 milyon TL’lik yerli alım gerçekleştirdik. Vodafone’un 2017-2021 arasında Ar-Ge harcamalarının 1.6 katına çıkarak 54.3 milyon TL’ye ulaştı. Vodafone’un Ar-Ge operasyonlarının yüzde 70’i yaklaşık 300 kişinin çalıştığı OKSİJEN’de yürütülüyor. Bugüne kadar toplam 97 Ar-Ge projesi yürüten OKSİJEN’in toplamda 352 patent başvurusu, 51 tescilli patent ve 25 yerli malı belgesi bulunuyor” dedi.

‘TOPLUMUN GELİŞİMİ İÇİN ÇALIŞIYORUZ’

UYGULADIKLARI dönüşüm programlarıyla pazara rekabet ve dinamizm getiren güçlü bir marka olduklarını belirten Engin Aksoy, “Büyüyen Türkiye’nin büyüyen operatörü olmaya odaklandık. Ticari operasyonlarımız kadar sosyal sorumluluklarımıza da öncelik verdik ve 2007 yılında Türkiye Vodafone Vakfı’nı kurduk. Vakfımız, ülkemizde toplumun gelişmesine ve yaşam kalitesinin artmasına katkıda bulunmak misyonuyla faaliyet gösteriyor. Ülkemizin dijitalleşmesi için çalışmalarımızı aralıksız sürdüreceğiz” diye konuştu.

‘YAPILAN İNDİRİM YETERLİ DEĞİL’

5G’nin geleceğin değil, günümüzün teknolojisi olduğunu belirterek, en kısa zamanda kullanıma geçmesi gerektiğinin altını çizen Engin Aksoy, “Tüm dünyada olduğu gibi 5G, yatırımcıların Türkiye’ye gelmesi için de önemli bir. Türkiye’ye yatırım yapmak isteyen bir yatırımcı, Türkiye’de ‘5G var mı diye soruyor.’ Bu yüzden 5G ihale süreci ve açıklanan takvimde bir gecikme olmasını istemiyoruz. Hatta mümkün olursa daha da erken olmasını istiyoruz. 5G ihalesinde pazarda üç operatörün arasında rekabetin korunması konusuna da özel önem veriyoruz. Adaleti kendimiz için değil, tüketiciler için istiyoruz. Ancak bu şekilde tüketiciye en iyi hizmetin verilebilir” dedi. 5G çerçevesinde baz istasyonlarının fiberle bağlanmasının daha uygun maliyetle yapılması adına, Türk Telekom’un BTK’ya yaptığı indirimli tarife başvurusunun hatırlatılması üzerine Aksoy, “Örneğin, burada şu an öyle bir imkanımız yok ama biz iki istasyonu birbirine kendimiz kazıp bağlarsak 1 TL, bunu yerleşik operatörden indirimli fiyatla alırsak 4.5 TL. Yapılan indirim bile bizim maliyetimizin 4,5 katı. Oradaki indirim hiç yeterli değil ve bu indirim bu konuyu çözen bir konu değil” açıklamasında bulundu.

‘ENGELLER KALKMALI’

FİBERDE yaşanan problemlerin 5G’yi geciktiren bir durum olduğunu belirten Hasa Süel, “Baz istasyonları birbirlerine fiber ile bağlanmalı. Ancak baz istasyonlarının fiberleşmesinde çok düşüğüz. 5G ihalesi de gelecek için büyük önem taşıyor. Burada bir kereye mahsus yüksek bir lisans bedeli almak yerine, lisans sözleşmesi sonrasının da büyük önem taşıdığını söylemeliyiz. Örneğin Çin 5G için lisans bedeli almadı. Onun yerine şirketlere daha çok yatırım yapın dedi. Böylece daha çok insanın 5G’ye ulaşması hedeflendi” dedi. Süel, fiber konusunda da, Fiber meselesi memleket meselesidir. Altyapıda değil üst yapıda rekabet olmalı. Burada engellerin azalması, teşviklerin artması bizi heyecanlandırır” ifadelerini kullandı.