Verimsiz santral göçü
DÜNYADA ekonomik ve siyasi hareketlerin hız kazandığı son yıllarda enerjide arz güvenliği gittikçe önemli bir boyuta ulaştı. Özellikle uluslararası ilişkilerde büyük bir koz olarak kullanılan enerji için her ülke kendine ait yeni stratejik planlar geliştiriyor. Bunlardan birisi de ülkelerin yenilenebilir enerjideki kapasitelerini arttırması. Bu kapsamda hareket eden ülkeler yenilenebilir enerji yatırımlarına yönelirken mevsimsel olaylardan etkilenmemek için adeta göçlerine imza atıyor.
ANINDA DEVREYE GİRİYOR
Türkiye’de verimsiz çalışan doğalgaz santrallarının çoğunu yurt dışına sattıklarını söyleyen Zorlu Holding Enerji Grubu Başkanı Sinan Ak, “Yenilenebilir enerji kesintisiz arz noktasında tam güvence vermediği için ABD gibi ülkeler rüzgar ve güneş enerjisine yatırım yaparken mevsimsel olaylardan şebekenin etkilenmemesi adına verimsiz santralları satın alıyor. Bir rüzgar santralından şebekeye verilen elektrikte hava şartlarından dolayı anlık problem oluştuğunda bizden aldıkları doğalgaz santralları devreye girmek için hazır bekliyor. Böylece bu santrallar yenilenebilir enerjinin çalışması için sistemin bel kemiğini oluşturuyor. Amerika’da o kadar çok yenilenebilir enerji yatırımı yapılıyor ki, enerji arz güvenliğinin kesintisiz sağlanması için bizden giden gaz santralleri back up (yedek) santral olarak kullanılıyor” dedi.
Yeni bir santral yatırımı yapmaktansa bu şekilde verimsiz çalışan santralların çok daha düşük bir maliyetle kurulduğunu belirten Ak, “Ankara, Kayseri, Bursa, Yalova ve Lüleburgaz’daki 370 megavat kapasiteli verimsiz santralları bu şekilde satıp doğalgazdan tamamen çıkıyoruz. Bunların tamamı 20-25 yıllık verimsiz santrallardı. Daha fazla işletmenin de mantığı yok. Bu santrallardaki gaz türbinlerimizi geçtiğimiz süreçte parça parça sattık. Bir kaç ay içerisinde kalan türbinlerimizin de satışını tamamlayacağız. Ağırlıklı olarak yenilenebilir enerjiye odaklanacağız” şeklinde konuştu. Son dönemde Türkiye’deki enerji sektörünün diğer önemli oyuncuları da büyük kapasitelere sahip enerji santrallarını ekonomik nedenlerden dolayı satmış ya da kapasite düşürme yoluna gitmeye başlamıştı.